Bölgenin en büyük ve prestijli sektörel etkinliklerinden olan Avrasya Pencere, Avrasya Kapı ve Avrasya Cam Fuarları; 16 Kasım 2022 tarihine kadar İstanbul Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyaretçileriyle buluşacak. Pencere ve Kapı Sektörü Derneği (PÜKAD), Pencere Üreticileri Kalite Birliği Derneği (PÜKAB) ve Girişimci Alüminyum Sanayici ve İş İnsanları Derneği (GALSİAD) iş birliğiyle gerçekleşen fuarlar, ağırlıklı olarak Balkanlar, Ortadoğu, Türki Cumhuriyetler, Doğu Avrupa, Orta Asya ve Kuzey Afrika başta olmak üzere 140’a yakın ülkeden 60 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırlayacak. 544 firma ve firma temsilciliği ile 454 markayı aynı çatı altında toplayan fuarların uluslararası alım heyetleri kapsamında 100’ün üzerinde ülkeden 600’e yakın sektör profesyoneli İstanbul’da bir araya geliyor. Avrasya Pencere 2022’de Alüminyum ve Gölgelendirme Özel Bölümleri 23. kez kapılarını açan Uluslararası Pencere, Panjur, Cephe Sistemleri ve Aksesuarları, Profil, Üretim Teknolojileri ve Makineleri, Yalıtım Malzemeleri, Hammadde ve Tamamlayıcı Ürünler Fuarı, pencere üretim makineleri, pencere üretim teknolojileri, pencere profil, profil üretim makineleri, profil üretim teknolojileri, pencere mekanizmaları, pencere yan sanayi, cephe sistemleri, yalıtım malzemeleri, hammadde ve tamamlayıcı ürünler gibi birçok alanda faaliyet gösteren sektörün lider konumundaki karar vericileri bu fuarlarda olacaklar. Avrasya Pencere Fuarı bünyesinde organize edilen “Alüminyum” özel bölümünde Türkiye ve Avrasya Bölgesi’nde alüminyum pencere, profil, cephe sistemleri, alüminyum aksesuarları ve üretim makineleri gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalar, “Gölgelendirme” özel bölümünde ise gölgelendirme, koruma ve kapatma sistemleri alanlarında faaliyet gösteren firmalar yerlerini aldı. Avrasya Kapı 14. kez, Avrasya Cam 12. kez sektörü bir araya getirdi Sektörün önde gelen iç mekan kapı ve kapı sistemleri, kilit, panel, pano, bölme sistem ve aksesuarları üreticileri ürün ve hizmetlerinin sergilendiği Avrasya Kapı Fuarı 14. kez ziyaretçileriyle buluşurken, cam ürünleri ve uygulamaları, üretim-işleme teknolojileri ve makineleri ile tamamlayıcı ürün ve kimyasallarıyla fuar alanında yer alan Avrasya Cam Fuarı ise 12. kez sektör ziyaretçileriyle buluştu. Business Connect Programı ile fiziksel fuarın avantajları dijital dünyanın olanaklarıyla birleşiyor! Hibrit formatta devam edecek fuarlarda, Tüyap’ın Business Connect Programı sayesinde katılımcı ve ziyaretçiler dijital ortamda buluşarak görüşme ayarlayabilecek ve iletişimlerini bu online platform üzerinden sürdürebilecekler. Fuarlar, 12 – 15 Kasım’da 10.00 – 18.00, 16 Kasım’da ise 10.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

featured

Türk Oftalmoloji Derneği Tıbbi Retina Birimi Sekreteri Prof. Dr. Nurten Ünlü, diyabetin en çok zarar verdiği organlardan birinin göz olup yüzyılın vebası olarak kabul edilen bu hastalığın önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirterek, diyabet hastalarının gözlerinden şikayeti olmasa bile yılda en az bir kez göz doktoruna gitmeleri gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

 

Diyabette Avrupa lideriyiz

Türk Oftalmoloji Derneği Tıbbi Retina Birimi Sekreteri Prof. Dr. Nurten Ünlü, her yıl 14 Kasım’da kutlanan ‘Dünya Diyabet Günü’ ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Ünlü, Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF) rakamlarına göre, Türkiye’de 20-79 yaş aralığında tespit edilen yaklaşık 7 milyon diyabet hastası bulunduğunu, bu rakamın toplam yetişkin nüfusun yaklaşık yüzde 15’ine denk geldiğini ve bu oranla  Türkiye’nin diyabet görülme oranının en yüksek Avrupa ülkesi olduğunu ifade etti.

 

Kör kalma riski çok yüksek

Prof. Dr. Nurten Ünlü, diyabetin en çok zarar verdiği organlardan biri olan gözlerde diyabetik retinopati adı verilen durumun gelişimi sonucu retina kan damarlarında hasarlanma ve anormal yeni kan damarların oluşması ile görme kaybına neden olabildiğini söyledi. “Diyabetik makula ödemi ise diyabetik retinopatinin seyri sırasında herhangi bir zamanda zayıflayan damarlardan sızan kan ve sıvının makula adı verilen görme merkezinde birikmesidir.” bilgisini veren Ünlü şöyle devam etti:

 

“Diyabetin süresi uzadıkça diyabetik retinopati nedeniyle görme kaybı riski de artar. Diyabete eşlik eden diğer risk faktörleri; yüksek tansiyon, yüksek kolesterol düzeyleri, obesite, böbrek hastalığı, kansızlık, uyku apnesi ve gebeliktir. Diyabetik makuler ödemin belirtileri ise bulanık görme, renkleri soluk görme, cisimlerin şekillerini ve boyutlarını farklı görme, görme alanında siyah noktalar, düz çizgileri dalgalı ya da kesik görmedir. Diyabetik hastalarda görme bozukluğu ve körlüğe neden olabilen diyabetik makuler ödem, hastaların yaşam kalitesini belirgin şekilde bozar ve hem hastalığın kendisiyle hem de diyabetle başa çıkma olasılığını azaltır. Diyabetik makuler ödem özellikle üretken çağdaki insanlarda görüldüğünden hem bireyin kendisi hem de toplum açısından büyük bir yüke neden olmaktadır.”

 

Erken tanı hayati önem taşıyor

Prof. Dr. Nurten Ünlü hem dünyada hem de ülkemizde diyabetli hastaların yaklaşık yüzde 50’sinin tespit edilebildiğini, büyük orandaki diyabet hastalarının göz muayenesi sırasında diyabetik hastası olduğunu öğrendiğini sözlerine ekleyerek, “Bu sebeple erken tanı ve erken başlanan tedavi büyük önem taşımaktadır. Erken tanı için diyabet hastalarının düzenli olarak göz muayenesine gitmesi gerekir. Tedaviye erken başlamak görme kaybının gelişimini durdurabilir ya da yavaşlatabilir. Tedavide diyabetle ilişkili metabolik bozuklukların da düzeltilmesi önemlidir. Kan glukoz düzeylerinin, kan basıncının, serum lipidlerinin, kalp ve böbrek fonksiyonlarının mümkün olduğunca normal değerlerde tutulması amaçlanmalıdır. Bunun yanı sıra düzenli egzersiz, sigaradan uzak durma ve sağlıklı bir kiloda kalma ile pek çok risk faktörü değiştirilebilir” dedi.