Kısa mesafeli yolculuklarda çevreci ve pratik bir ulaşım alternatifi sunan BinBin, 1-2 Haziran tarihleri arasında Amsterdam’da düzenlenen Micromobility Europe 2022’de, mikromobilite dünyasını şekillendiren katılımcılarla global vizyonunu paylaştı. Büyüyen şehirlerde kentsel hareketliliği dönüştürmenin ve sürdürülebilir bir ulaşım ekosistemi yaratmanın yöntemlerinin konuşulduğu konferansın ana sponsorlarından biri olan BinBin, Türkiye’deki operasyonlarının yanı sıra yurt dışı açılımlarını da anlattı.
Mikromobilite kültürünü yerleştirmek istiyoruz
BinBin CEO’su Kadir Abdik, 2019’dan bu yana global çapta düzenlenen konferansta hem mikromobilite alanındaki vizyonlarını hem akıllı şehir teknolojilerini katılımcılarla paylaşmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, şunları söyledi:
“Kurulduğumuz 2019 yılından bu yana ülkemizin mikromobilite alanındaki dönüşüm yolculuğunun içindeyiz. 3 yılda şehir kültürünün ayrılmaz bir parçası haline geldik. Mikromobilite kültürüne aşina şehirlerin yanı sıra, bu kültürü yerleştirebileceğimiz şehirlerde de hizmet ağımızı genişletmeyi hedefliyoruz. Yurt dışında da aynı şekilde gelişmekte olan şehirlerde bu hizmeti vererek, bu değişime katkıda bulunmak istiyoruz. Şehir hayatının dinamikleri, kuralları değişiyor. Bu değişimin içinde mikromobilite araçları da var. Halen 2 milyonu aşkın kullanıcıya hizmet veriyoruz. Kullanım oranlarımız sürekli artıyor. Kullanıcılarımıza en iyi hizmeti sunarken hem operasyonel gücümüzü artırmaya hem de yerli teknolojilerimizi geliştirmeye odaklanıyoruz.”
Psikolojik, sosyolojik, ekonomik ve çevresel katkı sunuyoruz
Topluma çevresel, ekonomik, psikolojik ve sosyolojik olarak katkıda bulunduklarını belirten Abdik, şöyle devam etti:
“Çok sayıda araç trafikten çıkınca karbon salınımı azalıyor ve hava kirliliği açısından daha yaşanabilir şehirler ortaya çıkıyor. Ayrıca çevreye duyarlı teknolojiler geliştiriyoruz. İnsan odaklı ulaşım yaklaşımımızla insanların günlük hayatlarını kolaylaştırmayı ve yoğun yaşamlarından dolayı yaşadıkları psikolojik değişimleri en aza indirmeyi hedefliyoruz. Trafikte daha az kalan kişi daha az stresli oluyor ve kaygıları azalıyor. Bunun yanı sıra paylaşma kültürünün topluma yayılması ve ortak deneyimlerin artması toplumdaki uyumu da artırıyor. Aynı zamanda ulaşımda maliyeti azaltan bir alternatifiz. Gün be gün büyüyen bir sektör olarak işgücüne katkımız da artıyor. Gelişen sektör ve teknolojiyle birlikte Türkiye’de mikromobilite pazarının her geçen gün daha çok büyüyeceği öngörülüyor. Büyüyen şehirlerin ihtiyacı, çevreye duyarlı çözümler her kesimden şehir insanının radarında. Biz de bu ekosistem içinde dünyaya açılan bir şirket olarak hem ülkemizde hem yurt dışında sağlıklı ve istikrarlı bir biçimde büyümeyi sürdüreceğiz.”